Gözlerimi her kapatışımda ve ovuşlayışımda,dudaklarımın kenarındaki her küçük tebessümde,annemin naneli limonatasında,ablamın beni deli eden ve inandına ''şöyle gülme'' dememe rağmen attığı her kahkasında,babamın kol etlerimi her buruşunda ve cimcir etmesinde,tükenmeyen pembe kokulu kalemi her kokladığımda,televizyon düğmesine her bastığımda,salondan gelen gazete hışırtısını her duyduğumda,sabahları kızarmış ekmek kokusuyla her uyanışımda,eski dizilerin tekrarlarını her izleyişimde,'Müstesna' ismini her söyleyişimde,sol dizimdeki yara izime her baktığımda,el ve ayak parmaklarımı her oynatışımda,babamın geldiğini hissettiren kapıdaki anahtar sesini her duyuşumda,külotlu çorabımı her çekiştirmemde,düz tabanlığımın beni her yürümemde üzmesinde,vantilatör pervanesinin yarattığı her rüzgarda,tişörtümün her yırtılışında,her sabah okula gitmek için erken kalkışımda,Ülker'in kapalı paket içindeki tek tek paketli sütlü çikolatalarını her yememde,ablamın duvarda asılı olan gitarını her görüşümde,ellerimi saçlarımın arasından her geçirmemde,suratımı yastığa gömüp burnumu her kaşıyışımda,uyandıktan sonra yatakta saatlerce her vakit geçirmemde,uzun uzun gerinmelerimde,soğuk suyu yüzüme her vuruşumda,sırtımdaki her tatlı kaşıntıda,saçlarımla deli gibi her oynamamda,perde sesini her duyuşumda,vurulduğunda hissetiğim her acıda,gözyaşı tuzunun yanağımı her yakışında ve yanağımdan süzülürken dil atıp tuzunu her seferinde heyecanla tatmamda,gözlüğümü her ittirişimde,burun kemiğime saatlerce süren her dokunuşumda,sümüklerimi her temizleyişimde,rüzgarda uçan saçlarımın yüzümü her kapatışında ve gıdıklayışında,yeni banyo yaptıktan sonraki o tenle karışık mis kokuda,ışığı yakmak için düğmeye her basılışında o sesi duymamda,musluktan akan suyun o iç rahatlatan sesini her duymamda,korku hissinin verdiği o adrenalini her hissetmemde,kafamı bi sağa bi sola yatırmamda,beş yastıkla beraber uyumamda,Hakan-çocuğun benim için yaptığı minik kediciğe her bakışımda ve beni''naber kız'' diye her selamlamasında,Sibel-kızın hediye ettiği tokayı her takışımda ve beni gördüğünde heyecanla'' NİLHAAAAAN''diye her bağırşında,Derya-kızın bana attığı her mesajda ve her gülümsemesinde,Seda-kızın her ''efendim Nili''demesinde,Ezgi-kızın o ince sesli küçük kahkahasında,Sezai-çocuğun her günaydın deyişinde ve duvarımda paylaştığı her videoda,Gözde-kızın beni gördüğünde kendini tutamadan her gülümseyişinde,İrem-kızın heyecanla bana''yuhu''selamı verşinde,saçlarımın her yıkanmadan sonra kendiğilinde kıvırcıklaşmasında,uçurtmamın her uçamayışında,bana Can-çocuğu hatırlatan herşeyi onunla paylaşmamda ve sonrasında duyduğu her mutlulukta,deli gibi ''son kalan tahtalarımı da'' kaybettim dansı yapışımda,su gibi sucuk terlememde,Itır-kızın minik yüzündeki koskocaman gülümsemeyi her görüşümde,Büşra-kızın sempatik ''havalı''lığında,Filiz-kızın incecik kollarını her sarılışında hissetmemde,Kadir-çocuğun sevimliğinde,müziği duymanın verdiği her mutlulukta,minik gitarımın tellerini her ayarlamamda,peluş oyuncaklarıma her sarılmamda,gözlerimin anlamsızca her dalışında,Jack& Sarah filmini her izleyişimde,karaladığım her çizimde,severek yapmaktan inanılmaz zevk aldığım her heykelde,ayna karşısında suratımı her buruşturmamda oluşan kırışıklıklara saatlerce her seyredişimde,mutfaktan gelen tabak-çanak sesini her duyuşumda,bulaşık deterjanında her balon yapışımda,temiz çamaşırı heyecanla her koklamamda,her ip atlayışımda,ortada s.çanda her vuruluşumda,piştide yenilmenin verdiği her hüzünde,platonik aşkı tekrar-tekrar her hissedişimde ve en önemliside bunların verdiği duyguları sürekli hissetmemde diyorum ki ''evet,Everything kelimesinin gerçek anlamı 'kesinlikle' bu olmalı''..Yazılması gereken daha birçoğu var ama onlarda bana kalmalı artık..
Sizce?..
