doğruyu söylemek gerekirse, bir klasiği alıp onun büyüsünü mahvediyor olmaları her ne kadar sinir bozsa da ' acaba bu sefer neler olacak? ' diyerek ilgiyle izliyor olmam gibi bir gerçekte var.
belki dizi sıkıcı, anlamsız ama Vera Farmiga' nın ve Freddie Highmore' un oyunculukları herşeyi götürüyor valla. Norma' nın dominantlığı, Norman' ın saflığı ve karanlık tarafıyla arasındaki ince çizginin koptuğu nokta, o kasvetli ev ve motel..
aslında konuyu da kendilerince özgünleştirmişler gibi hani. ne çok sıkıcı ne çok durağan bence. bir yerden sonra sanki dizi izlemiyormuşsunuz da günümüzde yaşayan Sapık' ın o toy çağını anlatan bir film seyrediyormuşsunuz gibi. dekorları ve o evi görmek için bile izlemeye değer. her köşesinde ayrı bir karanlık ve ürperti var..
Vera Farmiga' yı Evdeki Düşman (Orphan - 2009) filmiyle keşfetmemden itibaren ' neden halen bu kadının diğer filmlerini izlemiyorum ki? ' diye kendime soruyorum. bu diziden sonra daha da fazla sorar oldum ama halen izlemiyorum yalnız. :D
kız kardeşinin de aynı kendisine benziyor olması sebebiyle bi ara ' aa, Vera Farmiga' nın kızı mı acaba? ' diye düşünmüşlüğüm vardır internetten izliyor olduğum halde bakmaya dahi yeltenmemem sonucu :D
Freddie Highmore' un ise 8 sene öncesine kadar el kadarken birden yalı kazığına doğru level atlamış olması gerçeği ise inanılmaz derece ' yaşlanmışım la ben! ' dedirtiyor o__O
el kadar Charlie olmuş kazık kadar Norman..
bide bu kadar iyi oynuyor olmasına thumbs up deyip ' aferin la sana! ' diyebiliyorum buradan anca.
keyifle izlenebilecek bir program bence. şimdi diyeceksiniz ' ne alakası var canım ikisinin? ' ama Dexter severler bence bu diziyi de seveceklerdir. herşeye çok fazla ön yargıyla yaklaşmamak gerek..
oturun ve izleyin derim..
merak edenlere iyi seyirler ve diğer bütün herkese saygılar diyorum.
