Ağustos 27, 2009

ginger' ın dediği gibi..




(No Copyright Intended)

Hello, stranger - you came just in time
I look for your face in a crowd, or in line
Hello, stranger - not a moment too soon
See, that old picture's fading in the drawer of my room
Now toys have gone lost, baby teeth have come loose
There were accidents involving stitches, spilt juice
Report cards were shown, and one time I got sick
But it's nothing I couldn't catch you up on real quick
Hello, stranger - I saved you a place
And it hardly seems strange now that I've seen your face
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Merhaba,yabancı-Tam zamanında geldin
Bende kalabalıkda ya da bir sırada seni arıyordum
Merhaba,yabancı-Epey geciktin
Odamın duvarındaki resmin solmaya başladı
Oyuncaklarım kayboldu,Süt dişlerim düştü
Düştüm dizim çizildi,meyve suları döküldü
Karneler dağıtıldı,çok kötü hastalandım
Ama sen yoktun
Merhaba,yabancı-Sana bir yer ayırmıştım
Ama artık yadırgamıyorum şimdi yüzünü gördüm ya!
_______________________________________
She chose to walk alone, though others wondered why
Refused to look before her, kept eyes cast upwards towards the sky
She didn't have companions; no need for earthly things
Only wanted freedom from what she felt were puppet strings
She longed to be a bird, that she might fly away
She pitied every blade of grass, for planted they would stay
She longed to be a flame that brightly danced alone
Felt jealous of the steam that made the air its only home
Some say she wished too hard; some say she wished too long
But we awoke one autumn day to find that she was gone
The trees, they say, stood witness; the sky refused to tell
But someone who had seen it said the story played out well
She spread her arms out wide, breathed in the break of dawn
She just let go of all she held...and then she was gone
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
O tek başına yürümeyi tercih etti, ama diğerleri neden merak etti
Reddetti geriye bakmayı;tuttu onları gökyüzüne doğru,yukarı
Arkadaşı yoktu; dünyevi şeylere de ihtiyacı yoktu
Sadece kukla iplerinden kurtulup özgür olmayı istedi
Bir kuş olmayı istedi,böylece uçup gidebilirdi uzaklara
Üzülmüştü her dikilip biçilen çimen için
Parlak,yalnız dans eden bir alev gibi olmayı istiyordu
Evini ev yapan o dumanı kıskandı
Bazen çok zoru diledi,bazen de çok uzun diledi
Ama bir sonbahar günü uyanmıştık ve o gitmişti
Ağaçlar,tanık oldu bu gidişe; gökyüzü söylemeyi reddetti
Ama buna tanık olan biri bu hikaye tükendi demişti
Kollarını açtı,yeni doğan şafaktan bir nefes çekti
Onu tutan herşeyi geride bırakmış...sonrada gitmişti


As Told By Ginger

Ağustos 23, 2009

şey, ben, yani bilmemkine..

Hani olur yaaa böyle canınız daha fazla yemek ister o enfes çikolatadan ama göbeciğiniz alamaz yediğinizden fazlasını işte öyle birşey bu ya da belkide değil,bilemem..Aklınıza takılan bir soru ama cevabını asla bulamacağınız bir soru,öyle desek olmaz mı?
Ya da o hep sahip olmayı düşlediğiniz köşedeki mağazanın en güzel ama en pahalı giysisi ve ona sahip olmak sizin için bir hayal yalnızca,belki de böyle desek daha doğru olur!Ya da..
Artık ne düşünürseniz bunun için.Hep daha fazlasını istiyorsunuz değil mi,garip..Neden hep fazlası,neden?Elindekiyle yetinebilmeyi denemek yetmiyor,neden?Garip!Karmaşık ve uçarcasına..Etrafımıza baksak sadece,sadece mutlulukla yetinsek,sadece mutlu olan insanların yüzlerindeki o gülücükle yetinebilsek,sadece başkaları içinde mutlu olmakla yetinsek!.Bu da benim hayalim sanırım,asla gerçek olmayacak bir hayal..
Bencillik,açgözlülük,oburluk,hırs..Yazık,o değerli zaman nelerle harcanıyor!Saflık bu aslında..Ne yağtığını,neden yaptığını kavrayamama aslında geriye dönüp bakıldığında.Boşluk için çabalanıyor,hiçlik için.Anı yaşamak gerekli gerçekten,ihtiyaç bu.Anlamak,anlatmak,hissetmek,düşünmek..Bunlar yapılabilse belkide huzurlu olunabilir,hmm?Ama nafile,sadece yazıda kalıyor bunlar,günün birinde anlaşılır belki(o da belki)ama o gün geldiğinde yazık olacak yapılan herşeye!
Gördünüz mü,pencerenize bir kumru kondu ama farkında bile olmadınız.Sokağınız başındaki saksılıkta bir gül büyüdü siz onu görmemezlikten geldiniz!Garip değil mi bunların farkında bile olmamak,olmayı istememek garip bence..

Ağustos 18, 2009

seni özlemişim şeker paketimin jelatini!...

Nerelerdeydin bunca zaman ben seni hep ararkene,hmm?
Çok beklettin beni o bu can yakan tatsızlığımda!Ne yapsam bilemedim hiç sen olmayınca,şapşal oldum,azar işittim,işkence çektim ama sen yoktun!..O şeffaf dünyanda beni düşündün mü hiç soruyorum sana?
Ben hep düşündüm ve hiç vazgeçmedim senden.Biliyordum döneceğini ama bana mı yoksa o tatlılığa mı onu bilemedim?Çok ağladım,çok düşündüm,çok güldüm,hep çok oldum sen yokken damak tadımın can dostu!Üzme beni artık n'olur,kırma beni,iğneleme beni lütfen!
Beni gör istiyorum,duy,hisset ve canımı acıtma istiyorum!Gitmen beni yıktı,eridim bittim,kül oldum,sarardım kurudum..Bak,o da yıkıldı gördün mü?Kaybetmiş bütün tatlılığını,acı olmuş,ekşi olmuş...Kaybetmiş o sevip saran kardeşini,dayanamamış acısına,şevkatini hayat veren kaynakta aramış.Bir hışırtı aramış,bir parlaklık,bir şeffaflık...
Ne oldu şimdi bak halimize!Çok kırgınız,kızgınız,dargınız.Ama döndün ya o yeter bize her kim için dönmüş olsanda!
Bir daha bırakma bizi ama hiç bırakma,n'olur!
Dayanamayız daha fazla burukluğa..